Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Kasım Gülpınar’ın Saygı Öztürk ile söyleşisi.

Makam için kimseyle pazarlığa girmedim, girmem!

BAŞINDA, ESKİ BİR KULLANICI VAR
Mekanın önemli olduğunu anlattılar. Eyyübiye belediye başkanlığına ait yapıyı beğendiler. Başkanla ayrı partilerde olsalar da o bina derneğe tahsis edildi. Başkan uyuşturucuyla mücadele konusunda beklentinin çok yüksek olduğunu belirtiyor ve şunları ekliyor: “İnanın bölgeden veya Türkiye’nin her yerinden gelip ziyaret edilebilinecek ve çok ciddi bir faaliyetin yürütüldüğü bir mekan haline dönüştürdük. Bu işin başında, 20 yıl uyuşturucu kullanıp şifa bulan arkadaşımız rehberlik yapıyor. 30 vatandaşımız yatılı tedaviye alındı. Hayırseverler vatandaşlarımız bu işe sahip çıktı. Bu amaçla bir de dernek kurduk.”
Yoksul ailelerin durumuyla da Kasım Bey yakından ilgileniyor. Geçici olarak bir market açıldı. Yakında yoksul vatandaşlarımızın marketlerden alış-veriş yapabileceği kartlar hazırlanıp dağıtılacak. Yöre halkının durumunu başkan şöyle anlatıyor: “Enflasyonun baskısı altında ezilen ciddi nüfus var. Hem bu nüfusa yönelik onların sıkıntılarını gidermek hem de bu uyuşturucu tehlikesini bertaraf edip mevcut duruma da müdahale edebilmek amacıyla iki tane acil yapılabilecek yol haritası çizdik. Tabii diğer hizmetlerde peyderpey gelecek. Özellikle hayalimde hafif raylı sistemle ilgili bir çalışma var. Ulaştırma Bakanlığı ile temasa geçtim. Finansman konusunu da hükümetle, inşallah cumhurbaşkanımızla görüşüp Urfa adına talepte bulunacağız. Biz gittikten sonra da ‘Allah razı olsun’ denilebilecek bir hizmet olacak.”
BAŞKANIN MAAŞI ÖĞRENCİLERE
Kasım Gülpınar, adaylığı döneminde maaşına hiç dokunmayacağını, bunun üniversite öğrencilerine burs olarak verileceğini söyledi. Burs başvuruları 27 Eylül’de bitiyor. Başkan 5 aylık maaşına dokunmamış. İleride alacağı 7 aylık maaşını da şimdiden kendi cebinden karşılayıp öğrencilere 15’er bin lira verecek. Şimdiden 6 bin öğrenci başvurmuş.
Halk Ekmek fabrikasında günlük üretim 6 binden 35 bine çıkarılmış. Gülpınar, “Maalesef suistimal söz konusuydu. Şimdi daha iyi kalitede ekmek üretiyoruz. Sosyal tesislerimizde 4 çeşit yemeği 40 liradan verilmesini de biz başlattık. Sayıyı artıracağız. Öğrencilere parasız çorba veriyoruz. İsteyene vatandaşa ise 10 lira. Ama parasının olmadığını söyleyene de yine parasız. Bizden önce bir gastronomi merkezi açılmıştı. Bunun eksikliklerini giderip canlandırıyoruz. Urfa’nın yöresel lezzetlerinin başka yerde bulamayacağınız böyle tadamayacağınız lezzetlerin olduğu ve hakikaten de sabah akşam full çalışan bir mekan şu anda.”
EN BÜYÜK SORUN TUVALET
Kasım Gülpınar’ın bir sözü de personel alımında ayrıcalık yapılmamasıydı. Bu konuda neler yaptığını şöyle anlattı: “İşçi alımı tamamen şeffaf. Basın müşaviri, özel kalem, şirket yöneticileri, şoförümüz dışında herkes kura sonucuna göre işe alınıyor. Geçen gün 120 otobüs şoförü alımını kurayla belirledik. Şanlıurfa’da ilk kez bir kadın belediye şoförü olarak işe başlayacak”
Şanlıurfa, aynı zamanda “Dünya müzik şehri” dir. Önümüzdeki günlerde Turizm Bakanlığı-THY işbirliğiyle Göbeklitepe, Karahanntepe üzerinde ciddi bir tanıtım faaliyetli olacak. Tanıtım konuşundaki sıkıntıları aşmak için yoğun çabalar var. Başkan Gülpınar da bu konuda şunları söylüyor: “Örneğin en fazla şikayetlerden biri çok basit gibi görünebilir ama tuvalet. Turizmde öne çıkmaya çalışan bir şehrin merkezi yerinde umumi tuvalet olmaması çok ciddi bir handikap. Japon Büyükelçiliği’ne turist için lüks otel veya yemek kalitesinin mi önemli olduğunu sorduk. Birinci isteklerinin tuvalet olduğunu söylediler. Çünkü, çoğu yaşlı turist. Tuvalet sorununu çözmek için projeler başlattık.”
Kasım Bey, projelerinden uzun uzun söz etti. AKP’den istifa edip Refah Partisi’nden aday olan, şimdi de Refah Partisinden ayrılıp bağımsız kalan Gülpınar’ın bundan sonra siyasi yolculuğu nasıl olacak? Söz Kasım Gülpınar’ın: “Geçmişte benim sıkıntısını yaşadığım bazı kurumsal problemlerin aynı şekilde burada yaşanacağını da çok net bir şekilde görmeye başladım. Benim bununla kaybedecek vaktim de, tahammülüm de yok . Düzeltmek için gayret edecek veya bir çaba içine girmem de mantıksız olur. Bunu düzeltecek olan ben değilim zaten. Yıllarca bir taraftan bunun mücadelesini de yapmışım ve eski partimde çok başarılı olamamışım. En azından Urfa için de söylüyorum ben duruma baktığımda aynı kurumsal sıkıntılar burada da yaşanıyor ve artarak yaşanacak. Hiçbir şekilde düzelme ihtimalini görmedim.
Şanlıurfa’da Belediye meclisinde 4 parti var, Refah üye bakımından 3. parti. Bu durum zaman zaman farklı şekilde karşınıza farklı sıkıntılar olarak çıkabiliyor. Benim bunlara ne tahammül edecek durumum var ne de bunlarla uğraşacak vaktim var. Onun için en iyisi bağımsız kalmaktı. Başta sunu söyledim: Halka rağmen siyaset olmaz. Halkı kıramadığım için onların isteğiyle başkan adayı olmuştum. İstifa edince bir yol alacaksak bunu tekrar halka sormak lazım. Halkla istişare ettik ama oradan çıkan talep doğrultusunda geçmemin uygun olmadığını şu anda halk düşünüyor. Onun için biz de bu şekilde devam etmeye karar verdik.
BÜYÜKELÇİLİK PAZARLIĞI MI VAR?
Büyükelçilik istediğim söyleniyor. Ben bunu şöyle yorumluyorum: Benim yurt dışına bir an evvel gitmemi isteyen veya siyasetten uzaklaşmamı isteyen kesimin yaptığı bir propaganda var. Yoksa bu teklifler çok üst düzeyde, hatta yaşanabilir ilk 10 şehrin içinde olan yerlerdi. Akıl var mantık var öyle bir beklentimiz olsa veya öyle bir niyetimiz olsa tabii ki yani Şanlıurfa’da belediyecilik anlamında çok ciddi zorluklar yaşıyoruz. İnsan rahatını, keyfini düşünse vallahi Urfa’ya gidip belediye başkanı olmaz. O tip yerlere gidip büyükelçi olmayı tercih eder. Ben, her şeye rağmen halkın gönlü olsun, talebi yerine gelsin diye bu zorluğa katlanmayı, fedakarlığı göze aldım. Kabul etseydim çok daha önce o teklif kabul ederdim. Niye böyle bir pazarlığa gireyim? Hiçbir zaman böyle bir talebim olmadı. Bir Allah’ın kulu çıkıp ‘Gelip bizden makam istedi, şu makamı verin’ dediğimi söyleyemez.”